Adanın bu bölgesinde oraya buraya dağılmış ,yıkılmış, şapkalar bir tarafa baş bir tarafa savrulmuş heykeller görüyoruz. Bir yoruma göre , nufusun hızla artmasına paralel MOAİ yapımınında hızlanması ,adadaki yiyecek üretimini geriletir ,nufus- yiyecek dengesini bozar. Klanlar arasında savaş çıkar.Odun elde etmek için ,tarla yapmak için,kano yapmak için ve özellikle MOAİleri taşımak için ormanların düşüncesizce tüketilmiş olması sonucunda yeni kano yapmaz hale düşerler.Bu yüzdende Adadan gidemezler, sonuçta işin yamyamlığa kadar vardığı söylenir. İşte bu klanlar arası savaşta psikolojik olarak etki yapmak için biri diğerinin heykelini yıkmak suretiyle onun temsil ettiği MANA’yı da yıkmış oluyor.
Adadaki iç savaşın bitiminden sonra 1838 de balina avcıları adadan 1000 kişiyi götürür.Tahiti’deki misyoner bir papaz götürülenlerden 80 kişi ile adaya gelir , ancak dönenler adaya çiçek hastalığını da beraberlerinde getirirler.Hastalık adadakileri iyice kırar, sonuçta 111 kişi kalınır .Hani bu kadarda kısmetsizlik Türk filmi senaryosu gibi oluyor.
Son olarak ŞİLİ’nin 1888 de adayı ele geçirmesiyle ana kıtaya bağlanır.Bugün RAPA NUİ ruhu adaya tamamen hakim.Yerel dilde konuşuyorlar,geleneklerini koruyorlar, festivallerini sürdürüyorlar. Bu konuyu RAPA NUİ’de bir gece adlı yazımda ayrıca ele alacağım.
ORANGO
RANO KAU Volkanı..
Bana göre Adanın en güzel yeri.Ne yazıkki tepedeki sehir sahanlığına 5 kişiden fazla çıkış izni vermiyorlar.
Başkalarını bekletmemek için manzaraya doyamadan iniyorsunuz.
RANO KAU volkanı ile kıyıdaki kayalıklar arasında kalan bu bölgede geçmişteki dağ kasabasının izleri duruyor. Krater gölü 1.6 Km ile adanın en büyüğü.Denizden 300 m yükseklikte.
Adanın geçmişteki en büyük seramonisi - KUŞ ADAM -TANGATA MANU- burada yapılıyormuş.
Nedir bu kuş adam? Hep adanın dış dünyadan kopuk olduğundan bahsediyoruz. Kuşlar ada halkını
dış yaşama bağlayan tek unsur, adaya dönüşleri çok önemli.Yılın belli zamanı adanın değişik bölgelerinde yaşayan klanların şefleri burada biraraya gelerek kraterin yanını şölen yerine dönüştürürler. Seçtikleri KUŞ ADAM-TANGATA MANU, yardan aşağı inerek MOTU NUİ adlı ufak adacığa yüzerek MANUTARA’nın(Martı ) ilk yumurtasını alıp ,büyük şefe getirme görevini üstlenir. O bu ilk yumurtayı getirmekle MANA’nın (Ata) gücünün herkesin iyiliği için kullanılmasını sağlamıştır.
1868 ‘e kadar devam eden bu geleneğin KUŞ ADAM figürünü bugün ORONGO’daki kayaların üzerinde hala görebiliyoruz.
ANA KAİ TANPATA
Bu koydaki bir mağara duvarlarında gördüğümüz KUŞ ADAM figürleri törenden önce ön seçimlerin burada yapıldığını göstermektedir.
Ne yazık ki okyanusun şiddetli dalgalarından resimler pek korunamıyorlar ,belli bir zaman sonra kaybolma tehlikesi ile karşı karşıyalar.
AHU VİNAPU
Bu bölgedeki duvar önemli .Çünkü kaidenin taşlar aralarından bir kağıt geçemiyecek şekilde yapılması, taş işçiliğininin Peru’da CUSCO ve OLLAYTANTAMBO’da gördüklerimizle benzer olması İnkalar ile Rapu Nui arasında bir ilişki olduğunu ortaya koyuyor.
Peru – Cusco’dan bir sokak görüntüsü…
Adada tatlı patates ekiminin yapılması, taş işçiliği gibi unsurlar Güney Amerika’dan da adaya gelenlerin olduğunu göstermektedir.
Bir sayım esnasında 630 olarak numaralanmış bu başlık bize bir zamanlar adada pek çok başlık bulunduğunun göstergesi.
Yerde yatan heykelin başında eliptik bir boşluk var şapka da eliptik buradan da heykeli ayağa kaldırıken son olarak şapkayı yerleştirdiklerini anlayabiliyoruz.
ANAKENA PLAJI
Adanın denize girmeye en uygun yeri.Turkuazın tüm tonlarını görmek olası.
Tepede AHU NAU NAU ‘da yer olan MOİ’lerin yine sırtları denize dönük.Onlarla birlikte tarihle içi içe yüzmek, denizin tuzlu olmasına karşın olağanüstü bir duygu.Su o kadar berrak ki denizin içinde ne var ne yok görünüyor. Jaques Cousteau burada 60 metreye kadar denizin dibinin görülebildiğini söylemiş.
AHU NAU NAU
OVAHE PLAJI
Heykellerde kullanılan taşlar burada dalgalarla ufalarak mercanlara karışmış, değişik bir kırmızı kumlu kumsal oluşturmuş.Rehberimizle burada anı fotoğrafı çektiriyoruz.SABRİNA 10 sene önce şenliklerde RAPA NUİ güzeli seçilmiş. Sabrina bizim Kapadokyayla çok ilgili,adadaki küf taşlarının Kapadokya ile benzer olduğunu ısrarla savunuyor.Her zaman neşeli,her zaman güler yüzlü ,Goran Bregoviç hayranı olan rehberimizi saçına taktığı siyah beyaz tüylü tokası ile anılarımın arasına alıyorum.
AYRILIK ZAMANI
Bir düşüm gerçekleşti. Sevinçli olmam gerekirken hüzünlüyüm .
Göz yaşlarım balkonuma astığım çiçeklerde takılı kalsın ……
Elveda RAPA NUİ , elveda MOAİ’ler ,sizleri bu kadar yakından gördükten sonra yeniden yalnızlığınızla başbaşa bırakmak çok zor.
Aynur KOÇ
k_aynurkoc1@yahoo.com.tr
Bu yazı Fest Travel’in( 26 1.2008-6.2.200 ) Şili Gayzerleri ve Paskalya Adası gezi notlarımdan derlenmiştir.
Heykeller arasındaki tur buraya kadar, ama daha ada bitmedi, gecesi var...
2 yorum:
Ayşegül, paylaştığın tüm bu güzellikler için ve yine bilmediğim bir sürü şeyi öğrettiğin için sana çok teşekkür ediyorum. Devamını merakla bekliyorum.
Sevgiler kucak dolusu...
Ellerine, aklına sağlık blog komşum, Datçalı komşum...
Bazen yorum yazacak zamanım olmuyor; bloğunu okumadığım gün yok aslında.
Sayende ben de biraz dolaşmış oluyorum sıradışı yerleri, ülkeleri...
Yorum Gönder